14 Nisan 2009 Salı

Bir süreden beri düşünüp durmaktayım (ya da merak etmekteyim) etrafımı sarmalayan bu kocaman dünya gerçekten var mı? Bu sorunun içeriği kesinlikle 'Matriks kılıklı bir ben mi var benden içeri yoksa?' sorusu ile uzaktan ya da yakından bir ilişki içinde değil. Uzun ama çok uzun uçak yolculuklarından sonra (bir de pencere kenarında değil ama koridor yanında oturulmuş ve içinde bulunulan uçak ve çeşitli yiyecekler ve çeşitli filmler dışında dış dünya ile herhangi bir bağlantı kurulmamış ise) hissedilen garip bir algı sapması halinin aklıma düşürdüğü bir soru bu aslında. Ulaşılması bir o kadar imkansız olan yerlere masal kahramanları misali konuvermek ve sonra da sanki bu çok da normal bir durummuş gibi herhangi bir tepki vermemek ya da tepki vermeyi gerekli görmemek. Bana öyle geliyor ki, dünyada kantarın topuzu uçak yolculukları yaygınlaştıkdan sonra kaçtı. Pek dursuz duraksız bir algı dünyası içine sokuyor bu uçak yolculukları insanı ve bir de kimlik bunalımı yaratıyor korkarım. 

29 Mart 2009 Pazar

politika ölçeği

1934 tarihli Sovyetler Sarayı projesi. Yapının yüksekliği, 70 metre yükseklikteki Lenin heykeli ile birlikte, 420 metre. Mimarı ise Boris M. Yofan.

25 Şubat 2009 Çarşamba

dağ ölçeği


içinde bir milyon kişinin yaşayacağı bir bina. istanbul'a 14 tane yeter bunlardan sanırım.

23 Şubat 2009 Pazartesi

Balıkçı Ölçeği


Sarayburnu no.03 (yaşam alanını yeniden üretme)



Sarayburnu no.02 (renk ile alan tanımlama)



Sarayburnu no.01 (taşa şekil verme yöntemi ile mekan oluşturma)

18 Şubat 2009 Çarşamba

İnsan ölçegi nedir? ortaya karışık - yorumsuz fotograflar


gökdelenler arasında - hongkong



Eminönü Yeni Cami önünde yem satan kadın


Anadolu Hisarı'nda yıkılan bir yapının yerinde oluşan yeni yapı